top of page

İstismar ve İhmal

  • nurklync
  • 23 May 2020
  • 3 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 14 Şub 2022

“Dünyada bir tane dahi çocuk mutsuz oIduğu sürece, büyük icatIar ve iIerIemeIer yoktur.”

Albert Einstein


Değerli anne babalar;


Bu yazımızda çocuklarımızı daha iyi koruyabilmek adına ebeveyn olarak bilmemiz gerekenleri paylaşacağımız bir konu seçtik: Çocuk istismarı ve ihmali. Düşüncesinin dahi katlanılamaz olduğunun farkında olmakla birlikte ne kadar bilinçli olur ve çocuklarımızı korku ve güvensizlik hissi vermeden bilgilendirirsek o kadar faydalı olacağız.


Bu amaçla hazırladığımız yazımızın yol gösterici olması dileğiyle…


Çocuğa Kötü Muamele Nedir?


Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) çocuğa kötü muameleyi şöyle tanımlar:

Bir sorumluluk, güven veya güç ilişkisi bağlamında, çocuğun sağlığı, yaşamı, gelişmesi ve saygınlığı açısından, fiilen zararlı veya potansiyel olarak zararlı sonuçlar verebilecek her tür fiziksel ve/ veya duygusal kötü muamele, cinsel istismar, ihmal veya ihmalkâr davranış veya ticari amaçlı, ya da başka tür sömürü.


Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek uygulanan tüm davranışlar çocuğa kötü muameledir.


Çocuğa kötü muamele içinde dört alt başlık bulunmaktadır: Fiziksel istismar, duygusal istismar, cinsel istismar, ihmal.


Fiziksel İstismar

Çocuğa karşı kasıtlı olarak kullanılan fiziksel güçtür. Bir diğer tanımı ise çocuğun kaza dışı yaralanmasıdır. Vurma, araç aracılığıyla (kemer vb) dövme, ısırma, tırnak geçirme, yakma, yaralama, sarsma, tekmeleme, boğazını sıkma gibi.


Duygusal İstismar

Çocuğa bakım veren kişinin davranış veya sözleriyle çocuğun ruh sağlığını bozacak etkide bulunmasıdır. Tehdit etme, temel ihtiyaçlarının kesilmesi, odaya kilitleme, alay etme, küçük düşürme, suçlama, korkutma, ayrımcılık yapma, dışlama, bağırma, küsme, yokmuş gibi davranma.

Duygusal istismarda bulunanlar bu davranışları yoğun ve sürekli olarak yapmaktadırlar.


Cinsel İstismar

Çocuğun cinsel yollarla istismar edilmesidir. Çocuğun kavrayamadığı, onay vermesinin mümkün olmadığı cinsel etkinliğe zorla veya ikna edilerek dâhil edilmesidir.


İhmal

Çocuğa bakmakla yükümlü kişilerin çocuğu fiziksel ya da duygusal olarak ihmal etmesidir. Mümkün olduğu halde yapılması gerekenleri yapmama söz konusudur. Sağlık, eğitim, duygusal gelişim, beslenme alanlarında görülmektedir. Çocuğa yaşına uygun gerekli besinleri vermeme, uzun süre aç bırakma, mevsime uygun kıyafet giydirmeme, gözetimsiz bırakma, güvenli ortam sağlamama, uzun süre yalnız bırakma, kişisel bakımını yapmama, temiz olmayan bir evde yaşama, sağlık ihtiyaçlarını karşılamama, duygusal ihtiyaçlarına cevap vermeme, güvenini kırma, dışarıda çalıştırma gibi.


İhmale maruz kalan çocukların anne babaları her durumda yoksul kişiler değildir; hali vakti yerinde olanlar da bulunabilir. Yoksulluk ihmalin gerekçesi değildir, olanakların çocuğun yararına kullanılması esastır.


Çocuklarımızı Nasıl Koruyabiliriz?

  • En önemlisi çocuğunuzla olan iletişim ve ilişkinizdir. Sizinle her konuda konuşabileceğini, size güvenebileceğini hissetmesi gerekir. Bunun için, birlikte geçirdiğiniz zamanlar çok önemlidir. Çocuğunuz onunla gerçekten ilgilendiğinizi, zamanınızı ona ayırdığını hissetmelidir. Aynı anda hem yemek yapıp, tv izleyip hem çocuğunuzu dinleyemezsiniz. Hem telefonunuzla ilgilenip hem çocukla bir etkinlik içinde olamazsınız. Açık bir iletişim için tüm beden dilinizle “Buradayım ve seni dinliyorum.” mesajını vermelisiniz. Birlikte güzel etkinlikler içerisinde olmak ve zaman geçirmek çocuğunuzun “Beni anlayan biri var.” düşüncesini yaşayıp olumlu duygular hissetmesini sağlayarak ilişkinizi güçlenecektir.

  • Gün içinde hoşuna giden veya gitmeyen bir şeylerin olup olmadığını sorabilirsiniz. Gününü anlatmayan çocuklar olabilir, sabırla her gün kendi yaşadıklarınızı anlatabilir, siz gününüzü çocuğunuzla paylaşabilirsiniz. Bu paylaşımlarınızda olumlu olduğu kadar olumsuz yaşantılarınızdan da çocuğunuzun anlayacağı dilde bahsedebilirsiniz.

  • Çocuklarımıza iyi dokunma-kötü dokunma arasındaki farkı öğretmelisiniz. Bedenlerinin kendilerine ait ve özel olduğunu, kimsenin zorla ve istemediği şekilde dokunamayacağını söylemelisiniz. Vücudundaki özel bölgeleri tanıtarak bu bölgelere sadece annesinin ve doktorların dokunabileceği anlatılmalıdır. Kendisini rahatsız hissettiği durumda “HAYIR! Bu şekilde dokunmanı istemiyorum.” demesi gerektiğini önemle belirtmelisiniz. Böylesi kötü dokunmaları mutlaka size iletmesi gerektiği konusunda motive etmelisiniz. Bunun yanında sevgi ve şefkatin olduğu, özel bölgeleri dokunmayı içermeyen iyi dokunmalar olduğunu da belirtmelisiniz.

  • Oyun zamanlarında çocuğunuzu arada kontrol etmeli, yaşıtları ile oyun oynamasını sağlamalısınız.

  • Güvenmediğiniz kişi veya ortamlarda yalnız bırakmamalısınız.

  • Kötü dokunmalar olduğu durumda bunun çocuğun hatası olmadığını vurgulamalısınız.

  • Çocuğunuzun söylediklerine inanmalısınız.

  • Çocuğunuzu suçlamamalısınız.

  • Tepkilerinizi (üzüntü, öfke gibi) kontrol altına almalısınız. Çocuğa karşı abartılı tepkiler vermemelisiniz.

  • Çocuğun olayla ilgili konuşmasına izin vermelisiniz. Sizinle paylaştığı için memnuniyetinizi dile getirmeli, sizinle konuşmanın doğru bir davranış olduğunu vurgulamalısınız.

  • Mutlaka internet kullanımında koruyucu önlemler almalı, çocuğunuzun izlediği videoların takibinde olmalısınız. Her an karşılarına reklam içeriklerinin çıkması da mümkün olduğundan video-oyun etkinliklerinde sizin yanınızda olmasını sağlayarak duyabileceğiniz bir mesafede olmalısınız.

Uzman Klinik Psikolog

Nur KALYONCUOĞLU


Kaynak

Çocuk istismarının önlenmesi danışma toplantısı raporu, 29–31 Mart 1999. Cenevre, Dünya Sağlık Örgütü, 1999 (belge WHO/HSC/PVI/99.1)


 
 
 

Yorumlar


© 2018 by Nur Kalyoncuoğlu

bottom of page