Çocuklarda Sorumluluk Bilinci
- nurklync
- 23 May 2020
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 14 Şub 2022
“İnsan, sadece sorumluluk üstlenerek zihnini sağlam ve dengeli bir şekilde geliştirebilir.”
John Dewey

Sorumsuz bir çocuğunuz olsun ister misiniz? Tabi ki, HAYIR! Anne-baba olarak hepimiz çocuklarımızın sorumluluk sahibi bireyler olmasını isteriz. Bir taraftan bunu isterken bir taraftan da “Nasılsa öğrenecek/yapacak/edinecek” diyerek çocuklarımıza sorumluluk vermeyi olabildiğince erteler, onun yapabileceği işleri dahi onun yerine yapmaya devam ederiz. Ona iyilik yaptığımızı ya da iyi ebeveynlik yaptığımızı düşünürken onun işlerini yaparak aslında çocuklarımıza kötülük yapmış oluruz. Buradaki kötülükten kasıt; çocuğun başarma, kendisine güvenildiğini hissetme, birey olma çabalarını durdurmuş olmamızdır. “Hayır, sen henüz beceremezsin./Daha küçüksün.” mesajlarını sözel olmayan yollarla iletmiş oluruz. Böylesi engellenen çocuk sosyal yaşantısında özgüven problemleri yaşayabilmektedir. Yaşı ilerledikçe çocuk için de “Nasılsa yapan/yapabilen biri var.” “Ben bir şey yapmasam da işler yürüyor.” algısı oturur ve sorumluluklarından uzak durmaya devam eder.
Küçük yaşlardaki çocukların sorumluluklarını üstlenmek ebeveynlere zor gelmese de çocuğun ve kendilerinin yaşı ilerledikçe artık yorucu hale gelebilmektedir. Bu nedenle hem çocuğumuzun hem kendimizin iyilik ve mutluluğu adına sorumluluk olgusunun önemini kavramamız gerekir.
Sorumluluk, başkalarının haklarına saygı göstermek ve kendi eylemlerinin bireysel sonuçlarına sahip çıkmaktır (Martin&Waltman-Greenwood, 1995). Sorumluluk geliştirme, aktif ve dinamik bir süreçtir; konuşarak anlatarak gerçekleştirilmesi beklenmemelidir.
Martin ve Waltman (1995)’a göre, anne baba olarak bir şeyin nasıl yapılması gerektiğine dair düşüncelerinizi veya olmasını istediğiniz şeyleri bir süre kenara koyup çocuğunuzun kendi başına ve kendisi için bir şeyler yapmasına ve hatalarından sorumlu olmasına izin vermelisiniz. Çocuk sorumluluk aldıkça, olumsuz sonuçlarına katlandıkça ve olumlu sonuçları pekiştirildikçe sorumluluklarını öğrenir.
En önemli noktalardan biri; çocuğun yaşına ve gelişimine uygun sorumluluklar verilmesidir. Civelek (2006)’e göre bireysel farklılıklar söz konusu olsa da sorumluluk kazandırmaya yönelik süreçte bazı ‘temel ve değişmez’ öğeler bulunmaktadır. Bunlar; Bilgilendirme, Takip, Geri bildirim ve Hatırlatmadır (Akt: Kısa, 2009).
Bilgilendirme: Çocuğun davranışında istenen değişimin gerçekleşebilmesi için önce bu değişim hakkında bilgilendirilmesi gerekir. Çocuğun bu değişimi bir gereksinim olarak görebilmesi için nedenleri hakkında bilgi vermek önemlidir. Kuralların neden konduğu ve sorumluluğun önemi anlatılmalıdır. Çocuklar niçin bazı işleri yapmak zorunda olduklarını anlar ve bilirlerse, ailesine yardım etmeyi ve bağımsız davranmayı benimserler.
Takip: Bilgilendirmeden sonra, çocuğun söz konusu davranışı gösterebilmesi için bir süre tanınması gerekir. Bu süre içerisinde yapılan takip sonucunda sorumlu davranışın ortaya çıkıp çıkmadığına, ne sürede ortaya çıktığına, hangi zamanlarda davranışın yapıldığına ve yapılmadığına dikkat edilmelidir.
Geribildirim: Belli bir süre sonra istendik davranışın uygulanışı hakkında çocuğu bilgilendirmek gerekir. Eğer istenen sorumlu davranışın sayısında artış varsa çocuğun motive edilmesi; eğer beklenen sorumlu davranışın ortaya çıkmasında sıkıntılar varsa, bu sıkıntılar ve olası nedenlerinin çocukla paylaşılması gerekir.
Hatırlatma: İstenen davranış eğer gerçekleşmiyorsa yeniden hatırlatma sürecine gidilmelidir. Yeniden bilgilendirmeyle başlayan bu süreç davranış oturana kadar devam etmelidir.
Anne Babalara Öneriler
Çocuğunuzun yapmasını istediğiniz sorumlulukları birlikte belirlemelisiniz. Onun yerine sorumluluk alanlarının kararını siz verdiğinizde sorumluluk duygusunun gelişimi zorlaşacaktır. Kendi sorumluluklarınız ve onun sorumluluklarının neler ve neden olduğuyla ilgili kısaca konuşabilirsiniz. Sorumluluklar yerine gelince neler olacak, gelmediğinde neler olacak bunlardan bahsedebilirsiniz.
Çocuğunuzdan beklentilerinizi açık ve net bir dille ifade etmelisiniz.
Sonuçlar sizin için yeterli olmasa da, çabasını mutlaka övmelisiniz. Olumsuz olana değil, olumlu olana odaklanmalı ardından eksik noktaları belirtmelisiniz.
Çocuğunuza verdiğiniz sorumluluk alanında ona müdahale etmemeli, onu teşvik etmelisiniz.
Çocuğunuzun ilgi alanlarına yönelik sorumluluklarını arttırabilirsiniz.
Seçim yapma özgürlüğü tanımalı ve seçimlerinin olumlu-olumsuz sonuçlarını üstlenmesini sağlamalısınız.
Sorun çözme becerisinin gelişebilmesi için karşılaştığı sorunlarla baş etmek adına düşünmesine ve çabalamasına izin vermeli; onun yerine çözmemelisiniz.
Girişkenliğini destekleyerek, size yardımcı olmak istediği durumlarda onun beceri düzeyinde izinler vermelisiniz.
Verdiğiniz sorumlulukları aşamalandırabilirsiniz. Odasını toplamak çok genel iken; önce oyuncaklarını sonra çalışma masanı düzenlemelisin gibi bildirimler daha somut olacaktır.
Her konuda olduğu gibi bu konuda da çocuğunuza uygun bir model olmalısınız.
Kararlılık, tutarlılık ve sürekliliğin ebeveynlikteki anahtar kelimelerimiz olduğunu unutmamalısınız.
Uzman Klinik Psikolog
Nur KALYONCUOĞLU
Kaynak
Kısa, D. (2009). Okul Öncesi Öğretmenlerinin Altı Yaş Çocuklarının Sorumluluk Eğitiminde Başvurdukları Disiplin Yöntemlerine İlişkin Görüşleri. Yüksek lisans tezi, Adnan Menderes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Aydın.
Martin, M. Ve Waltman-Greenwood, C. (2000). Çocuğunuzun Okulla İlgili Sorunlarını Çözebilirsiniz.(Çev. F. Dağıdır). İstanbul: Sistem Yayıncılık. (Orijinal yayın tarihi, 1995).



Yorumlar